
Amişler Kimdir Tarikatı Nedir Hangi Dine Mensup
Amişler Kimdir Tarikatı Nedir Hangi Dine Mensup
Amerika’nın ortasında ilginç giyimli bu insanlar Amişler ve Orta Çağ hayatı sürdüren ilginç bir tarikata mensuplar ve Türkiye’ de çok derin sıra dışı bir bağları var. Amişler aslında Avrupa’da ortaya çıkan Hristiyan bir grup ancak bin altı yüzlü yıllarda gördükleri baskılar nedeniyle Amerika’nın Pensilvanya bölgesine göç ederek burada komün bir yaşam kurdular. O kadar içlerine kapanıklar ki İngilizceyi bile tam olarak hakim değiller.
Kendi aralarında hala Almanca’nın kuzey lehçesiyle konuşuyorlar. Teknolojinin insanlara dünyayı sevdirdiğini düşündükleri için kesinlikle kullanmıyorlar. Elektrik yok, akşam olunca mum ışığında oturuyorlar, kadınlar çamaşırları ve bulaşıkları ellerinde yıkıyor otomobil yerine ulaşım için at arabası ya da bisikleti tercih ediyorlar hiçbir evde telefon bulunmuyor. Sadece her köyde bir tane var ve o da ancak acil durumlarda kullanılmak üzere bekletiliyor.
Eğer bıyıksız ama sakallı bir erkek görürseniz bilin ki bu o kişinin evli olduğunun işaretidir. Sosyal hayatlarında iş bölümüne dayalı bir yaşam felsefesine sahipler. Bu anlayışa göre erkekler tarım yaparak ev ihtiyaçlarını karşılamakla görevli, kadınlarsa aile ve çocuk işleriyle, amişler enteresan bir şekilde askerlik, politika ve vergi vermeyi reddettikleri için bir dönem Amerika’da baskı altında tutuldularsa da halkın da desteğiyle kendi yaşam tarzlarını korumayı başardılar.
Kesinlikle vergi ödemiyorlar, askerlik yapmadıkları gibi savaşlara karışmayı, hatta savaşlar üzerine konuşmayı bile reddediyorlar. Eğer bir Amiş köyüne giderseniz fotoğraflarını çekmenizden rahatsız olduklarını görebilirsiniz çünkü inançlarına göre İncil’de resim yasak olduğu için fotoğraf çekilmek doğru değil. Çocukların erken yaşta yaşam tarzlarına alışmaları gerek çünkü çoğu Amiş genci on sekiz yirmi yaş arasında evleniyor.
Amişler Kimdir Tarikatı Nedir Hangi Dine Mensup

On sekiz yaşına geldiği zaman çocukları Amiş olup olmamasına kendilerinin karar vermesine müsaade ediliyor. Kesinlikle kendi cemaatleri dışından biriyle evlenmek yasak. Evlilikler genellikle görücü usulü ya da gençlerin pazar ayinlerinde tanışıp anlaşmalarıyla gerçekleşiyor. Bunun dışında kız ve erkeklerin bir araya gelmesi yasak. Bekar olan kızlar siyah başörtüsü, evli olanlarsa beyaz başörtüsü takıyor ve her evde en az yedi sekiz çocuk var.
Çünkü onlara göre çok çocuk bereket demek. İsa peygamberin marangoz olmasından dolayı bu mesleği çok geliştirmişler. Dünyanın en iyi marangozlarından oldukları kabul ediliyor ve yaptıkları ürünlerde çivi ya da vida yok. Özelliği ise geçmeli şekilde tasarlanmış olması ve Amerika’da çok pahalı fiyatlara satılıyor. Amişler’in Türkiye’ ile derinden gelen duygusal bir ilişkileri var. Bin altı yüzlü yıllarda Avrupa
tarafından öldürmeye başladıklarında cemaatin önemli bir kısmı İstanbul, İzmir ve Kars’a yerleşmişler.
Dönemin padişahları onları memnuniyetle kabul etmiş ve Osmanlı Devleti’nin istedikleri yerinde yaşama özgürlüğü sunmuş. Burada yerel halk tarafından çok sevilmelerine rağmen İstanbul Kadıköy Hasanpaşa civarında yaşıyan Amişler’in öldürülmeye başlanması üzerine ülkemizden de gitmek zorunda kaldılar.
Bugün Kars kaşar peyniri olarak bildiğimiz ve tadına doyamadığımız lezzet İsviçre’den gelip Kars’a yerleşen Amişler’in Anadolu’ya bıraktıkları izlerden biridir. İzmir’den Amerika ve Kanada sınırına yerleşen Amişler, burada İzmir’in antik ismi olan Simirna adında bir de şehir kurdular. O bölgeye gidecek olursanız Türk olduğunuzu duyduklarında sizi daha içten karşılayacaklardır. Amişler’in çıkış noktası İncil’deki dağdaki vaiz bölümüdür ve kendi yaşamlarını orada yazanlara göre düzenlemeye çalışıyorlar.
İncil’in etkilendikleri ve hayat felsefesi olarak belirledikleri bölümü ise şöyledir. ”İsa kalabalıkları görerek dağa çıktı, oturduktan sonra öğrencileri yanına geldi, onlara seslenip şöyle ders vermeye başladı: Ne mutlu ruhtan yoksun olanlara, göklerin egemenliği onlarındır, Ne mutlu yaslı olanlara onlar teselli edileceklerdir, Ne mutlu yumuşak huylu olanlara onlar yeryüzünü miras alacaklar, Ne mutlu doğruluğa acıkıp susayanlara onlar doğrulacaklar, Ne mutlu merhametli olanlara onlar merhamet bulacaklar, Ne mutlu yüreği temiz olanlara onlar tanrıyı göreceklerdir, Ne mutlu zulüm görenlere göklerin egemenliği onlarındır. Göze göz, dişe diş dendiğini duydunuz ama ben size diyorum ki kötülüğe karşı kötülükle cevap vermeyin. Sadece bizi sevenleri seversek, sevginin ne anlamı kalır.”
Dünyadaki bütün din ve cemaatler yayılma amacı güder. Fakat Amişler’e göre inanç bireylerin özgür tercihi olmalı. Bu nedenle insanları herhangi bir dine davet etmeyi yanlış bir davranış olarak kabul ediyorlar.
Eğer bir yabancı Amiş olmak isterse genellikle kabul etmiyorlar. Çünkü ilkel bir hayatı yaşamak diğer insanlar için zor ama yine de kendi içlerini alıp uzun bir süre sınava tabi tutuyorlar.
Eğer yaşlılar heyeti ikna olursa yeni kişide ham işlerin arasına katılabiliyor çok zor bir süreç. Kendi hallerinde yaşam süren mezhepteki herkes sade bir giyim tarzına sahip. Makyaj yapmanın ve gösterişli şeyler giymenin günah olduğuna inanan kadınların yaşamlarını eşlerine hizmet etmeye ve çocuk yetiştirmeye adadığı biliniyor. Aynı zamanda hiçbirinin sosyal sigortası da yok, hasta olanlar kendi içlerindeki ilkel yöntemlerle tedavi ediliyor.
Amişler Kimdir Tarikatı Nedir Hangi Dine Mensup

Ancak çok önemli bir durum olursa hastaneye gidebiliyorlar ve hastane masrafları cemaatin kendi içinde topladığı ortak parayla ödeniyor. Onlar da ortak para çok önemli çünkü her şey imece usulü işliyor
örneğin evlenen gençlerin evleri bütün Amiş Köyü’nün ortak çalışması ve ortak harcamasıyla inşa ediliyor. Ayrıca at arabası kullandıkları için Amerikan hükümeti onlara özel trafik kuralları da uyguluyor, mesela onların köylerini çevreleyen yollarda hız limitleri var.
Otomobiller yavaş ilerlemek zorunda ve korna çalmaya da müsaade yok, sonuçta atlar ürkebilir ve kötü sonuçlar olabilir. Amerika’da sivil silahlanma büyük ölçüde serbest, yine de Amişler silah satın almıyorlar.
Şiddet karşıtı oldukları için sembolik olarak kürek kullanıyorlar ama işleri modern toplumlardan ayıran en önemli özellikleri ise eğitim konusundaki katı tutumları. Çocuklarını okula yollamıyorlar ve kendi dillerini öğretitip bırakıyolar, kısacası ilkel bir hayat sürüyorlar…
Cevap bırakın